Değerli okurlarım, yaşamış olduğumuz bazı müspet veya menfi gündemlerin özünde geçmişte, yaşanılmış tecrübe edilmiş Özlü sözlerin bazen yerinde kullanmak konunun realitesi açısından manidar bir hal almaktadır. Türkiye ve Avrupa birliği (AB) arasında her yıl düzenlenen terörle mücadele konusuyla alakalı geçenlerde, Ankara'da konuşma yapan,Terörle Mücadele Koordinatörü Gilles de Kerchove,Türkiye'de terörle mücadele alanında, ülkemizdeki yetkililerle mevcut işbirliğinin ve bu konunun geliştirilmesinin yasal düzenlemeler konusunda temaslarda bulunarak, AB yeteri kadar adım atmıyor eleştirisinin bir yana bırakılması gerektiğini,Terörle Mücadele iş  birliğinde ilerleme açısından somut alanları belirlemeye çalıştıklarını, PKK,DEAŞ,DHKP-C gibi örgütlerle daha etkin mücadele edebilmek için somut işbirliğinin olmasının gerekli olduğunu beyan ederek, Tıürkiye ile Avrupa birliği arasındaki en son yapılan Terörle Mücadele dialoğuyla ilgili toplantının 15 Temmuz darbe girişiminden bir ay önce yapıldığını, hatırlatarak Fetö terör örgütünün ,terör örgütü olması için bazı somut delillerin olması gerekliğine değinmeye çalışan bu müptezel alenan bizim aklımızla alay etmeye çalışmıştır. Bu nasıl bir aymazlık bir kere 15 Temmuz darbe kalkışmasındaki, hain saldırının bilançosunu tekrar hatırlatmak gerekirse, Eski boğaziçi köprüsünün bombalanması, Meclisin bombalanması, Ankara Gölbaşı Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Haraket Daire Başkanlığının bombalanarak darbe girişiminde toplam onlarca vatandaşımızı şehit vermemiz somut delil olarak kabul görmüyormu? Bu nasıl Avrupa Birliğinin Terörle Mücadele işbirliğiymiş? Zira bunlar tertiplemiş oldukları oyunların sergilenmesine sadece seyirci kalırlar. Bugüne kadar yapılan işbirliğimizde ülkemiz açısından müspet bir gelişme kaydedilmemiş bilakis,her defasında sırtımızı hançerlemişlerdir. Bidiğiniz üzere bugün elinden gelse, ambargo koymaya kalkacak kadar kepazelik gösteren Almanya yıllarca "KARASES "denilen Atatürk ve Türk düşmanı, hain Cemaleddin KAPLAN ve oğlu Metin KAPLAN'ı Türkiye'ye tehdit unsuru olarak beslemedimi? Ayrıca halen PKK'nın Almanya da at koşturmasına göz yummuyorlarmı? Kalkmış bizden somut deliller istiyorlar. Bunları göremeyecek kadar pespaye olduklarını zaten biliyoruz. Hangi birini sayalım; Belçika, Fransa, Hollanda vesaire bunlar güya Avrupa birliği ülkeleri ve bizlerin sözde müttefiği konumundaki, dost görünümlü Türk ve Müslüman düşmanı bu güruhlar hiçbir zaman Terörle Mücadele konusunda bizlere destek veya işbirlikçilikleri söz konusu olmamıştır. Bilakis bizler bu örgütlere yönelik yapmış olduğumuz operasyonel çalışmalarımızla ilgili gizli bilgileri örgütlere servis edildiği ve onlara hamilik yaptıklarını, örgütlerin şuan ellerinde bulunan silah ve mühimmatların bu Avrupalı hainlerce temin edildiğini bilmeyen var mı? Hangi ülkelere ait olduğunu bildiğimiz halde bu küresel güçlere karşı hiçbir yaptırım uygulayamıyoruz. Nedeni ise içimizdeki hainler,dışarıdaki hainler gibi haraket ettikleri sürece bizim delillerimiz onların yanında hiç bir önem arzetmiyor. Bu gaflete bizleri düşürmeye çalışan şer güçler Türkiye'nin ilerlemesinin önüne set çekmek için kulaklarını daima tersinden göstermekteler. Türk millet'i  zaman rasyonel düşünmeye başlıyorsa işte o zaman iç ve dış düşmanlarımız başımıza çorap örmek için faaliyete geçiyorlar. Bunların değirmenlerine su taşımak için adeta bir biriyle yarışan hainlerimizi ifşa etmeye gerek varmı? Sizlerde biliyorsunuz ve görüyorsunuz. Zaten onlar kendilerini alenan ortaya koyuyorlar.Yahu artık feraset sahibi olun. Elinizi artık vicdanınızamı koyarsınız? Yoksa cüzdanınızamı koyarsınız? Kuldan utanmıyorsanızsa bari sizleri yaradan Allah'tan utanın herşeyin açık ve seçik olduğu Türkiye'yi kana bulamak isteyen geleceğimizi zillete kadar sürüklemeye çalışmak isteyen bu küresel güçler ve onların hamileri yüzümüze pişkin pişkin bakarak somut delil olmadığı için FETÖ iblisini terör örgütü saymıyorlarmışlar. Bizim içimizdeki hain müptezeller halen bu duruma inanmıyorsa, elin gavuru niye inansın ki, beyinler hala kiradan kurtulamadı mı?