ŞANLI ZAFERİMİZİN YIL DÖNÜMÜ KUTLU OLSUN 

15 Temmuz 2016 tarihinde ihanete uğradık. Kafir savaşçılar tarafından, kendi uçaklarımız, kndi tanklarımız ve kendi silahlarımızla vurulduk. Ülkemiz işgal edilmeye çalışıldı. Ankara'da özel kuvvetler, Genel kurmay, Emniyet genel müdürlüğü, MİT, Ankara emniyet müdürlüğü, Jandarma genel komutanlığı, Türkiye Büyük Millet Meclisi, Cumhurbaşkanı Külliyesi ve daha bir çok önemli yerlerimiz bombalandı. 

Erdoğan ve ailesinin yakalanması için görevlendirilen özel tim, Erdoğan'ın korumaları tarafından püskürtüldü. Erdoğan, İstanbul hava alanına gelerek halkımızı direnmek için sokağa davet etti. Halkımız Erdoğan'ın komutasında Kafirlrlerle savaştı. Bu savaş sonunda 251 şehit verdik. 2734 kişide gazi oldu. Kafirlerin işgal girişimi başarısızlıkla sonuçlandı. Ülkemiz Kurtuluş mücadelesini kazandı. Bağımsız Türkiye nin ilk adımı atılmış oldu. Şehitlerimze rahmet, gazilerimize sağlıklı ve mutlu bir gelecek diliyorum. 

Bağımsız Türkiye savaşının baş komutanı hemde kahramanı olan Erdoğan, hiç bir liderle kıyaslanamaz. Erdoğan bir Dünya lideridir. Dünya da gelmiş geçmiş liderler arasında, parmakla gösterilebilecek beş tane lider var ise, Erdoğan onlardan birisidir. Erdoğan'ın Dünya liderliği tartışılamaz. 

Yalnız bir konudan çok rahatsız olduğumu ifade etmek istiyorum. Rus'ya da bir isyan girişimi başlatıldı. Putin, sırtımızdan hançerlendik. Dedi. İhanetin bedeli sorulacak. Dedikten sonra, isyana teşvik eden komutanlardan haber alınamıyo. Gerek yasal ve gerekse gayri yasal olarak ihanetçiler bitirildi. Putin'i kutluyorum. Gereğini en doğru bir şekilde yerine getirdi. Rus'ya da demokrasi, Rus Devletinin ve halkının çıkararı doğrultusunda inşa edilmiştir. Erdoğan'ın, sırtında hançerlenmeyen hiç bir yeri kalmadı? Hem de elini tutup adam ettikleri tarafından. Keşke Erdoğan da Puin gibi davranabilseydi. Ülkemizdeki demokrasi anlayışı, Avrupalıların çıkarları ve istekleri doğrultusunda şekillendirilmiştir. Avrupa Birliği üyesi olacağız diye, tüm değerlerimizden vaz geçtik. Biz, biz olmaktan çıktık. Adam "ben bu Devletin düşmanıyım. Devleti yıkmak, benim meşru hakkımdır" Diyor. Bu Devlet düşmanına, Devlet hiç bir şey yapamıyor. 251 kardeşimizi katleden, alçak ve namusuz Fetö örgütünün militanları, bu gün Meclisimizde Milletvekili dokunulmazlık zırhıyla korunma altındadırlar. Lanet olsun böyle alçak demokrasi anlayışına. Fetö'cular Mecliste gurup kurmaya çalışmaktadırlar. Devleti yıkmaya çalışan bu alçak teşkilata karşı, Devlet hiç bir şey yapamıyor. Bu nasıl bir anlayış? İçler acısı bir durumdayız. Bu çıkmazdan bir an önce kurtulmalıyız.  

Demokrasi anlayışını, Vatan sevgisi üzerine inşa etmekten başka çaremiz yok. Allah için, Vatanı için, milleti için, namus ve şerefi için gözünü kırpmadan şehadete koşan, o onurlu insanların şehadetleri yüce divanda kabul olunsun İnşallah. Bu mücadele uyduruk demokrasi mücadelesi olarak geçiştirilemez. Bu mücadelenin adı, "Allah için Vatanı koruma" Olmalıdır.  

Sevgili baş komutanımız Erdoğan, Putin gibi olamıyorsan olma. Hiç değilkse,Vatan hainlerini seçme ve seçilme hakkından mahrum et. Hainlerin mal varlıklarına el koydur. Vatandaşlıktan çıkarılmalarını sağla. Ülkemizi parçalamak için, bize enjekte edilen bu demokrasi anlayışından bir an önce vaz geç. Hain koruyucu statüsüne kavuşan Anayasa Mahkemesini der hal kapattır. Kısacası; Vatana ihanet yasasını bir an önce çıkar ki, şehitlerimiz yerlerinde rahat uyusunlar. Bu görev tek başına Erdoğan'ın görevi değil. Cumhur ittifakının namus görevidir. Haydi göreve yarın değil hemen şimdi.Saygılarımla. 

İDRİS ORTAKAYA