Açılımı; Mobil Elektronik Sistem Entegrasyonu olan 'Mobese' kamera kullanımının, 2007'li yıllardan itibaren yaygınlaşarak; yol, sokak ve mekan gibi birçok yaşam alanlarında haklı olarak yerini alması Mobese gerçeğini günümüze taşımıştır.

 

2008 Yılında Körfez'de mütevazi bir lokantada yemek yerken duvara takılı  bir cam gözle göz göze gelmiş ve şaşırmıştım. Bunun burada ne işi var, buralara girmesine ne gerek vardı diye yadırgamıştım. Tanıdık olan işletme sahibine; "bu neyin nesi," diye sorduğumda: "Abi Kaymakamlık emir verdi, biz de mecbur taktık. Olaylara karşı önlem olarak takmalıymışız'' deyince; özel hayatın gizliliğinin ihlali-kişinin mahremiyet hakkına saygısızlık olarak görerek toplumu yasal yolla haberdar etmeden kameraların burnumuzun dibine girmesine şaşırmış ve göreceli düşüncelerle hoş karşılamamıştım.

 

Tabii bu durum sadece bizim ülkemize özgü birşey değildir.

Çok geçmeden 10 yıl içinde insan evriminin -sayılı da olsa- sınır tanımaz ahlaki deformasyonu ile  birlikte bugün Mobese kameralarının toplumsal yaşamdaki yeri, işlevi; suçlardaki caydırıcı özelliği, güvenlikte alınan tedbirlerin en büyük destekçisi olması, suçlunun tespitinde güçlü tanıklığı gibi birçok yönleriyle sığınılacak bir liman haline gelmiş olması gerçeği ile Mobese'ler hakkındaki fikrimde bir revizyona gitme gereği duydum ben de herkes gibi...

 

Muhtar köyüne, Müdür okuluna, İşadamı iş yerine, Emniyet sokağına, İşletmeci atölyesine, Yönetici sitesine bu cihazları bir an evvel kurup güvende hissedilme duygusunun hakim olması, Mobese kameralarına olan güven ve gereksimi arttırmıştır.

Güvenlik ve adli kurumların elini rahatlatacak bu sistemlerin, yenilenen teknolojisiyle yüz tanıma sisteminin de yasal düzenlemesiyle rolünün daha da artabileceği görülüyor.

 

Bugün artık akla hayele gelmeyecek işlenen yüz kızartıcı suçların, vahşi cinayetlerin, sokak şiddetlerinin, can ve mal kayıplarının, kameraların gözünden kaçmaması; faili meçhul suçlarda görülür azalmaların olması gibi birçok nedenlerle günümüzde bu cihazların önemi daha artmıştır.

Güncel birkaç örneğe bakacak olursak: Tıp öğrencisinin yoldan geçen masum bayana yumruk atması, yeni doğmuş bebeğin ağzının bantlanarak çöpe atılması, sokakta işlenen cinayetler; uçan tekmeler, gasp, soygun, gözü dönmüş birçok sapıkça eylemlerin tespiti ve  adalet önüne çıkarılmasıyla, suç şebekelerinin çökertilmesi ve can yakanın korkulu rüyası olmasının, artık yadırganacak bir tarafının olmadığını görmekle birlikte, bu sistemlere gereksinim duyulmasının altında yatan sosyal sebeplerle de mücadele edilmesi gerektiğine inanıyoruz...