Değerli okurlarım, tabiri caizse delinin biri kuyuya bir taş atmış. Kırk akıllı çıkaramamış özdeyişiyle örtüşen ve dünya gündemine en kati damgasını vuran Kudüs meselesi üzerine günbegün tansiyonlar yükselmeye ve  aksiyon dolu atraksiyonlar had safha da, ABD 'nin 06 Aralık 2017 yılında 2018 yılına ramak kala nasıl bir haletiruhiye ile ansızın vermiş oldukları kararla Küdüs'ün İsrail'in başkenti olduğunu ilk tanıyan devlet olarak feveranlar yaparak Dünya'yı, Avrupa'yı ve Ortadoğu müslümanlarını bu despot dayatmalarıyla susuturmaya çalışan bu emperyal güçler artık kantarın topuzunu kaçtırdıklarının farkında değiller. Ayrıca Müslüman kisvesi altında görüntü verip, ABD ve İsrail'in uşaklığını yapan Mısır ve Suudi Arabistan maalesef olanlara ses çıkarmadıkları gibi,İstanbul'da 13 Aralık 2017 de gerçekleştirilen İslam işbirliği teşkilatı toplantılarına profili düşük bakan'nın düzeyinin altındaki temsilciler ile ayıp olmasın diye katılmışlar. Katılan 48 islam ülkelerinin 21 tanesi lider konumunda diğerleri ise temsilci vs İslam dünyasının en kutsal varlığı olan Kudüs'ün oldu bittiye getirilerek İsrail işgalcilerinin ilhak etmesine bu kadar kayıtsız kalmak nasıl bir müslümanlık bu kadar pespayelik bu kadar omurgasızlık karşısında nasıl bir tablo çizdiklerini tüm islam devletleri belleklerine yazmaları gerekir. Toplantının dönem başkanlığını yapan Türkiye'nin Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'ın yapmış olduğu manifesto ABD ve İsrail'e şamar gibi suratlarına birkez daha çarpmıştır. 13 Aralık 2017 tarih'nin Doğu Kudüs'ün Filistin'in başkenti olduğunu birkez daha dünya ve Avrupa'ya yönelik hamasetli ve bir o kadar da vakurlu duruşuyla ifade etmiş olup. Siyonistleri kızdırmıştır. Ancak tüm İslam devletlerinin bugüne kadar bir kaç satılmış Arap devletleri dışında tek bilek, tek yürek olduklarını ortaya koymuşlardır.Olayın akabinde ABD kendisine tehdit olarak; Türkiye, Rusya, İran,Çin,K.Kore ve Katar'ı gibi devletleri gördüğü de aşikardır. Suudi'leri kendi aralarında taht kavgasına sürükleyerek ayrca Katar'a karşı da silahlandırdığını,İngiltere'ninde Suudilere 24 adet savaş uçakları sattıklarını görmezden gelmek aymazlık olur. ABD Suudi'leri, Rusya ise Katar'a savaş malzemeleri satarak iki müslüman devletini birbirine kışkırtma senaryoları hazırlıyorlar. Zira İki değişik blok gibi görünen Rusya ve ABD'nin asıl gayeleri silah sanayilerine para kazandırmak ve Ortadoğuda ortalığı gererek servetlerine servet ve sömürgelerine sömürge katmaktır. Nisan ayı'nda Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak gören Rusya bir anda çark yapıyor. Bu sefer ABD manevra yaparak Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak ilan ediyor. Rusya bu sefer olmaz diyerek feryadı figan ediyor. hemen saf değiştiriyor. Bugün dediklerinin yarın tersini söyleyen Rusya ve ABD emperyalizmi işin aslına bakarsak İslam düşmanı bunların amaçları belli. Kim nederse desin Ortadoğuda Müslümanları birbirine vurdurmak. Tarihte bunları unutmak mümkün mü? İran-Irak savaşı, Kuveyt -Irak savaşı sonucunu analiz ettiğinizde kazanan kim? Dünya'yı kasıp kavuran sömüren ABD,İngiltere,Rusya,ve İsrail kaybeden kim? Irak lideri Saddam nerede? Bu küresel zalimlerce kendi halkını kışkırtarak intifa yaptırarak sonlandıran on binlerce müslüman kanının akmasına ayrıca Libya lideri Kaddafi'ye de aynı senaryo'yu uyguladılar ve sonunu getirdiler. Aynı kurguyu bugün Filistin, Katar, Mısır, Suudi Arabistan daha sonrasında da Suriye, Türkiye ,İran arasındaki bölgeye PYD,YPG yi besleyerek Kurdistanı kurmak onun akabinde de İran ve Türkiye'yi ilhak etmek için oynan oyunlara karşı daima uyanık olmak gerekir. İslam ülkeleri bu küresel güçler karşısında İslam işbirliği teşkilatı olarak İstanbul da yapılan toplantıdan daha fazlasını sarfederek maddi, manevi yönden birbirlerine sahip çıkmaları gerekir. Artık görünen köy kılavuz istemiyor. Bu zorbalar ve kan emiciler gözümüzün içine baka baka istedikleri şekilde ilhak etmeye çalışıyorlar.Dünya'ya şöyle bir gözatalım Müslümanların yaşadıkları coğrafyadan başka savaş var mı? gözyaşı var mı? Müslümanın müslümana kanı helal midir? değildir. Mamafih öldürende tekbir getiriyor Allahu ekber  diyor,Ölende tekbir getiriyor Allahu ekber diyor.Gelde çık işin içinden çıkabilirsen tabi bazen beyinler karışıyor. Bunların alıp veremedikleri neydi diye dip toplamda koskocaman sıfır müslüman itidalli yani ılımlı olmalı, eğer İslam toplumu bir çatı altında her konuda birbirine olan itimat ve güven duygusuyla haraket ederse  işte o zaman bu zalimler kendi eksenlerinde dönmeye başlarlar. Birkere şunu aklımızdan çıkarmamız gerekir. Müslüman kanı aktığında kayıtsız kalarak düşman safhlarında yer alıyorsan sana müslüman değil. İblis'in pisliği  demek gerekir.