Dünya basınına yansıyan Bolu Kartalkaya’daki facia bu kez ders olacak mı? Bu güne kadar yaşanan felaketlerin ardından aldığımız dersler gibi mi alacağız? Yoksa birkaç gün sonra unutacak mıyız? İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Para sayma makinasıyla paraları sayarken bu paraları kazandıranların can ve mal güvenliklerini hiçe saymayalım.

Dünya basınına yansıyan Bolu Kartalkaya’daki facia bu kez ders olacak mı? Bu güne kadar yaşanan felaketlerin ardından aldığımız dersler gibi mi alacağız? Yoksa birkaç gün sonra unutacak mıyız? İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı. Para sayma makinasıyla paraları sayarken bu paraları kazandıranların can ve mal güvenliklerini hiçe saymayalım.

Bolu Grand Kartal Otel’de meydana gelen yangın, ülkemizde denetimsizlik olduğunu ve işlerin ahbap çavuş ilişkileriyle yürüdüğünü bir kez daha gözler önüne seriyor. Bakınız, şimdi yarından tezi yok eline A4 kâğıdı alan titizlikle denetleme yapacak, denetimler sıklaşacak. Neden denetimler, alınması gereken önlemler can yanmadan, hayatlar kararmadan, gözlerden akan yaşlar sel olmadan yapılamıyor? Bence sorgulamamız gereken, başımızı iki elimizin arasına alıp düşünmemiz gereken konu budur.

Kartalkaya’da saatlerce süren yangın ve yaklaşık 80 kişinin hayatını kaybettiği yangından sonra ortaya birçok iddia atıldı. Yazılanlar, çizilenler, yorumlar kafaları karıştırdı.12 katlı otelin yangın merdivenleri standartlara uygun değilmiş, Bina içinde yangın söndürme sistemi bulunmuyormuş. Otelde yangın alarm sistemi kurulmamış. Personeller yangın eğitiminden geçmemiş. Her yıl binlerce kişinin geldiği bir kayak merkezinde itfaiye teşkilatı olmadığı gibi tek bir yangın söndürücü araç bile tahsis edilmemiş olması hem çok üzücü hem de kocaman ihmaldir.

Ailece kış tatili diye tercih edilen bu otel beş yıldızlı bir otel. Kartalkaya’nın büyülü beyazında iz bırakmaya gelenlere mezar oldu.

Ne iş yaparsan yap, ister resmi kurum çalışanı, ister özel sektör emektarı ol her ne olursan ol işini layıkıyla yapan ol. Hizmet sektörü otel açmakla, gıda sektörü üretmekle, sağlık sektörü hastane açmakla, inşaat sektörü müteahhit olmakla OLMUYOR! Her ne iş yaparsak yapalım, vicdanımızı, insan güvenliğini ve sağlığını ön planda tutmamız gerekiyor. Can ve mal güvenliği için gereken önlemleri almak, masraftan kaçmamak, kulağımızın üstüne yatmamak bu tür faciaların önüne geçmek adına hayati öneme sahiptir.

Grand Kartal Otel’de 79 kişinin hayatını kaybettiği facianın ardından, ‘Sorumlu kim?’ tartışmaları sürüyor ancak ortadaki tek gerçek yangının başlaması, yayılması ve insanların tahliyesi konusunda büyük ihmaller olduğu. Çarşafları bağlayarak pencerelerden aşağıya inmeye çalışanları, gecenin bir vakti atılan çığlıkları unutmayacağız.

Şimdiden sorumlu kim tartışmasında herkes kendi cephesinde saf tuttu bile. İktidarı destekleyenler CHP'li belediyeyi, muhalifler Kültür ve Turizm Bakanlığı'nı suçluyor. İkisinden de sorumlu olduğu gibi buz gibi bir gerçek. Bugün ağa olabilir, paşa olabilirsin! Minareyi çalan kılıfını hazırlasa da vicdan gece uyutmaz adamı. Para hırsınız batsın! Deprem olur kolon yok, yangın olur standartlara uygun merdiven yok. Para kazanmayı insan güvenliği, insan sağlığı önüne koyanlar, gözünüzü toprak doyursun.

Para hırsınız size vicdanı unutturmasın

Kalın Sağlıcakla.