SORUYU DOĞRU SORMAKLA
MÜMKÜNDÜR
İletişimin temel ilkelerinden
birisidir doğru cevabı almak için
doğru soruyu sormak. Genelde
insanlar bu temel kurala riayet
etmediklerinden doğru bir çıkarım
elde edememektedirler. Kültürel
çeşitliliklerin belirleyici olduğu
toplumlarda asimetrik iletişim
biçimleri daha baskındır. Buna bağlı
olarak bazen sağırlar, körler ve
dilsizlerden oluşan bir orkestranın
kötü ritmi ile geçirdiğimiz anlar
oluşur. Bunun sebebi kuşkusuz
iletişimdeki stratejik hatalardan
kaynaklanmaktadır.
Öncelikle iletişim kuracağımız
yada kurmak istediğimiz kişilerden
beklediğimiz doğru cevabın
alınabilmesi için yukarıda da
belirtiğimiz üzere doğru soruyu
sormak lazımdır. Bu kritik eşiğin pas
geçilmesi sorulan sorunun cevabını
doğru alma şansını ortadan
kaldıracaktır. Meramımızı daha
anlaşılır kılmak adına örneklendirme
ile devam edelim. Hikaye bu ya iki
genç İncil okurken sigara içilip
içilmemesi konusunda aralarında
tartışırlar. Bir sonuca varamayınca
papaza giderler. Papaza sorularını
soran gençlerden biri olumsuz diğeri
olumlu cevap alır. Birincisi papaza
“ İncil okurken sigara içebilir
miyiz? “ diye sormuş
Papaz; “Ne münasebet ! İncil
kutsal kitaptır, saygısızlık olur bu
nedenle içilmez” demiş .İkincisi
papaza;
“Sigara içerken İncil okuyabilir
miyiz? “ diye sormuş
Papaz; ”İncil hayatımıza yön veren
kutsal bir kitaptır. Her zaman ve her
yerde okunmalıdır” demiş. Yani
doğru cevabı almamız için doğru
soruyu sormamız gerekir.
Maksada hasıl olmaksa
aslolan yaklaşım tarzlarımızı sonuç
odaklı olacak şekilde gözden
geçirmeliyiz. Kendimize spesifik bir
alan oluşturduğumuzda iletişim
beceri-lerimizin kalitesini de
görüntülemiş oluruz. Sizin ne
söylediğinizden çok karşınızdakinin
ne anladığı önem-lidir. Kimi zaman
kişi çok şeyler söyler karşısındakine
ama gelinen nokta itibari ile
karşısındakinin anladığı az şeyle
iktifa eder. Onun için muhatabınızın
derinliğini, anlatımınızın sadeliğini
en önemlisi de doğru zamanda doğru
tercihler yapmanız önemlidir
Diğer taraftan iletişimde ki
bazı temel kodlamaları yerinde
yapmak da pozitif bir sonuç elde
edilmesinin önemli parametrelerin-
den biri olabilmektedir. Niyet en
önemli kodlamalardan birisidir
mesela. Halk arasında yaygın olan
”üzüm yemek mi yoksa bağcıyı
döğmek mi “ gibi anlama çabasına
matuf niyet ölçer bir deyimimiz
vardır .İletişimde muhatabımızın
niyet profili sağlıklı iletişim
açısından netlik arz etmeli. Aksi
takdirde derinleşen bir sorun
yumağına dönüşen ilişkiler
toplumsal yapının deforme olmasına
su taşımış olur. Belki de bu anlamda
eğitim sürecinin önem arz eden
enleri arasında bu gerçekliği pratize
etmemiz kaçınılmazdır.
Bakış açısını formüle ederken
denklemin bu şekilde kurulmasına
dikkat etmek daha realist ve daha
pratiksel olacaktır.Bakış açısını
değiştirirken iletişimdeki temel
gerçekliğe sadakat formal olabildiği
oranda huzur ve barış da hep bir
adım daha yakınımızda olacaktır.