Değerli okurlarım, geçtiğimiz pazar günü Suriye rejiminin,Doğu Guta'da muhaliflerin kontrolünde bulunan Duma ilçesine yönelik kimyasal silahlı menfur saldırıda 78 günahsız mazlum sivilin yaşamına son veren insanlık dışı saldırı karşısında başta ABD ve diğer küresel güçler konuyla alakalı olarak tepkiler göstermelerinin ne kadar samimi olabileceklerini analiz etmek gerekir.Daha öncesinde de  Beşar Esad rejimince kullanılan kimyasal silahlar ile alakalı olarak,Rusya'nın garantörlüğünde tüm kimyasal silahların ülke dışına çıkarılmasını taahhüt ettikleri halde,kimyasal eylemde bulunmalarının ve tekrar neden  kullanıldığının sebebi sorgulanmalıdır."Tazıya tut,tavşana kaç" taktiği uygulayan ve Rusya'nın hamiliğine güvenerek bugüne kadar hiç bir devleti ciddiye almayan Suriye bu cesareti kimden aldığı alenen ortada."Dediğim dedik,çaldığım düdük" misali müptezelliğini her fırsatta sergilemektedir. ABD son olaya şiddetle tepki göstererek 48 saat içerisinde Suriye'ye yönelik ciddi bir eylem yapacaklarını ima etmesi karşısında gerilimin tırmanması karşısında Esad'ı vurmakla tehdit eden ABD'ye yönelik Suriye'nin hamiliğini yapan Rusya'dan cevap geçikmeyerek sonuçları ağır olur ABD Suriye'ye füze artarsa,karşılığının verileceğini belirtmeleri ve karşılıklı restleşmeleri ortamı germektedir.Burada her iki devlette bir birine güç gösterisinde bulunarak birbirlerine blöf yapmaktalar.Dip toplamda her ikiside Suriye üzerinden ortadoğu ve arap toprakları üzerinde nemalanmaktalar.Bu tehditvari ve hamasetli tutumları sadece kuru sıkıdan öteye gitmez.Zira hiç biri kolay kolay birbirlerine saldırmayı göze alamazlar.Burada Türkiye veya diğer ülkeleri bu işin içine çekmeye çalışmaktalar.Türkiye bu konuda her ikisinin de samimi olmadığını gayet çok iyi bilmektedir.Rusya Savunma Bakanın son açıklamasında Afrin "Zeytin Dalı Harekatı" ile alakalı olarak Türkiye istediği hedefine ulaştı.Artık buradan ayrılma vakti geldi diyerek açıkca o topraklardan ayrılmamızı diplomasi bir dille anlatmaya çalışsada asıl Türk askerinin o bölgedeki etkinliği ve gücü karşısında rahatsızlık duymaktalar.Dost gibi görünmeye ne kadar çalışsalarda bu küresel trollerin hedefinde Türk'ü ve müslümanları nasıl ortadan kaldırabiliriz düşünceleri hakim "Filler tepişir,çimler ezilir" emperyalistlerin kendi ürettikleri ve Suriye'ye veya herhangi bir terör örgütlerine temin ettikleri kimyasal silahların menşesine baktığımızda bu bölgedeki insanların neden kanlarının aktığını alenen görmekteyiz.Bu realitenin aksini iddia etmek akıl tutulmasından başka birşey değildir.Suriye'yi kışkırtan Rusya,İran,İsrail'i ise kışkırtan ve Suriye'yi bombalatan ABD her iki eli kanlı katiller dünya'yı yaşanmaz hale getirmek için birbirleriyle danışıklı dövüş yapmaktalar.Hepsinin sermayesi insan kanı lakin bir gün hakkın adaleti tecelli edecek ve bu zalimler akıttıkları kanlarda hezimete uğrayacaklar.Kalın sağlıcakla.